Kayıtlar

YİĞİT ADAM

Mart ayının ayazında, kıydılar YİĞİT ADAMA. Acımadan katlettiler, utanmadan da çektiler. Bayrağımıza renk veren, şehidimin al kanını; Gelinliği süsler gibi, bembeyaz kara serptiler. Vatanını ölümüne, sevmek miydi tek kusuru? Şehadeti arzulardı, nüksetti Allah'ın nuru. Adamıştı tüm ruhunu; vatanına, bayrağına. Hainlerce akıtıldı; al kanı, öz toprağına. Boyun eğmedi zalime, fırsat vermedi haine. Vatan için serden geçti, yaranamadı kimseye. Elbette yaranmak değil, savunmaktı esas derdi; Vatan, bayrak, devlet, Kur'an, İslam ve mabedi. Muvaffak oldu dünyada, ahireti de şen ola. Komşusu Muhammed Nebi, makamı da Firdevs ola. ... Mehmet ŞAHİN

BİR BİLENE SOR

Gök Bilimci nereden bilsin; En uzun gece hangisidir? Gam yükünü sırtlanan ile Aşk acısı çekenlere sor. Bir Tarihçi nereden bilsin; En çetin savaş hangisidir? Nefsiyle mücadele eden; Sofilere, erenlere sor. Matematikçi nerden bilsin; Toplayıp, çıkarıp, bölmeyi? Asgari ücretle geçinen, Gariban ailelere sor. Bir hukukçu nereden bilsin; Adaleti, cezayı, hakkı? Adaletsizliğe uğrayan,  Tüm kader mahkumlarına sor. ... Mehmet ŞAHİN

HÜSN-Ü KURUNTU

Kor ateşler almış, ciğerlerimi. Alevleri sarmış, narin tenimi.  Gözlerimden fışkıran seller dahi, Söndürmeye yetmez, meşum afeti. Yanarım, lakin acımaz hiç canım. Usul usul akar, lav gibi kanım. Bedenimin çoğu, umarsız ama; İnceden inceden, sızlar sol yanım.  Nasip mi, kader mi, bilmem nedendir? Bahtımıza düşen, hain ademdir. Ahde vefa, dostluk, unutulsa da; Nanköre merhamet, büyük erdemdir. ... Mehmet ŞAHİN

İNSANOĞLUNUN TUHAFLIĞI

İnsanoğlu ne tuhaftır, değil mi? Asla memnun olamaz halinden. Doğar, doğduğuna pişmandır. Küçüktür, büyüklere düşmandır. Ergen olur, hormonları depreşir. Büyüyünce, sorumluluk zor gelir. Okula gider; sıkılır, derslerden kaçar. Okula gidemeyen, muhabbeti tersten açar. Güzel olur, güzelliği beladır başa. Çirkin olur; bu çirkinlikle gel de yaşa. Zenginlik, büyük derttir; huzur bırakmaz. Fakir; üç kuruş için, gece gündüz yatmaz. Evli olan; evlilikten, eşten... yakınır. Bekar olan; yalnızlıktan, kıştan... çekinir. Ebeveyn olur; evlattan, aştan... dertlenir. Evladı olmaz; ağaçtan, taştan... ümitlenir. Gençken bir gözü toprağa bakar, İhtiyarlar bir gözünü masivaya diker. Gençken, yiğittir, toydur; müsriflik eder. Yaş ilerleyince; imkanı, dermanı biter. ... Mehmet ŞAHİN

İMTİHAN

Yaşadıklarıyla sınanır insan, Kaderde ne varsa, o gelir başa. Oldukça müşküldür, çetin imtihan, Ne gariban tanır, ne de bir paşa. Ne oldum demesin, kimse sakın ha! Bilmem yaşanacak, neler var daha... Döneceğiz elbet, "Sübhan" Allah'a. Ne bir müddet evvel, ne daha sonra. Dönüşümüz mutlak, kaçış yok asla. Malın yetmedi mi? Doymadın daha. Üryan döneceğiz, huzur-u Hakk'a. Ne bir külçe altın, ne de bir hırka. Mal, mülk, makam, rütbe... zail olacak. Yalnızca elinde, amel kalacak. Boynuzsuz koç dahi, hakkın alacak. Ne bir dirhem eksik, ne daha fazla. ... Mehmet ŞAHİN

BEYHUDE

Şu kısacık ömrüm geçti beyhude. Önümü, ardımı toplayamadım. Sıla da, gurbet de tüttü gözümde. Yazık, doya doya koklayamadım. Hayat, kısacık bir rüya gibiydi; Nasıl geldi / geçti, kavrayamadım. Oysa, sevenlerim öyle çok idi... Bir anda yok oldu, anlayamadım. Gönül bahçemde gül kalmadı, soldu. Dost bildiklerim, hep düşmanım oldu. Düşmanlarım beni korkutmuyordu. En derin yaramdan, dostlarım vurdu. ... Mehmet ŞAHİN

AYDINLIK

Bugün yine sis çöktü hayallerime, Ufuk bir hayli dumanlık. Görünmüyor bir adım ötesi yine, Sanki zifiri karanlık. Buğulu pencereler ardında kaldım, Hayatım hepten bulanık. Siliverebilsem keşke şu camları, Her yer olacak aydınlık. ... Mehmet ŞAHİN