Kayıtlar

BELLİ DEĞİL

Öyle habis çağda yaşıyoruz ki; Ne erkek bellidir, ne kadın belli. O kadar lüzumsuz konuşuruz ki; Ne doğru bellidir, ne yalan belli. Sevgiyi katlettik, dostu yanılttık. Şehvete kapılıp, yari aldattık. Kimselere güven kalmadı artık. Ne iyi bellidir, ne kötü belli. Aç gözlülük yaptık, doymak bilmedik. Önümüze gelen her şeyi yedik. Kaynağını merak bile etmedik. Ne helal bellidir, ne haram belli. Haramı helale tercih eyledik. Hakikat diyene kötü bilendik. Hiç ölmeyecekmiş gibi eğlendik. Ne sevap bellidir, ne günah belli. ... Mehmet ŞAHİN

SAYIN HAKİM

İki bin on yılında, başladı çilem; Ne anam mutlu oldu, ne de sevdiğim. Bir yıl boyunca sürdü, meşum ikilem; Ne ben mutmain oldum, ne de sevdiğim. Kara toprağa düştü, ciğerim anam; Akbabalar üşüştü, ona mı yanam? Bu meyus acılara, nasıl dayanam? Ne ben bahtiyar oldum, ne de sevdiğim. Sevdiğimi aldım da, yar eyledim, boş; Ne seven tatlı geldi, ne sevilen hoş. Net göremedim asla, dünya hepten loş; Ne kamer aydınlattı, ne de “Güneş”im.  Sevgimiz, huzurumuz; kayboldu, gitti. Direndik beraberce, yine de bitti. Eş, dost, akraba var ya; hepsi terketti. Ne sevenimiz kaldı, ne de sevgimiz. Tek suçum boşanmaya çalışmak oldu. Mahkeme, kadın diye; hep haklı buldu. Psikolojim çöktü, gençliğim soldu... Ne sağlam dalım kaldı, ne de güllerim. Velhasıl yürümedi, sayın hakimim. Toz oldu uçuverdi, tüm birikimim. Umrunuzda mı sanki; keza, ben kimim?  Ne eşim huzur verdi, ne de mahkeme. Hakkımı savundukça, vurmayın daha. Hakimliğinize de, güvenmeyin ha. Hepimiz döneceğiz, adil Allah’a. Ne makamlar bakidir,

BAYRAKTAR

Bir kahraman çıkıp geldi, epey ıraktan. Kalfalığa terfi etti, munis çıraktan. “İstikbal göklerde!” dedi, baktı semaya... Vazgeçmedi, ay yıldızlı, şanlı bayraktan. İHA yaptı, SİHA yaptı, AKINCI yaptı... Beğenmediler, yapılan onca eseri. Çünkü hepsini, halis bir Müslüman yaptı. Ve asla atmadı bir adım dahi geri. Bu gerçeği bazı MAL'lar, asla görmezler. Göremezler, zira göze inmiş perdeler. Hainlerin korkulu rüyası olan yiğide; Selçuk veya nam-ı diğer, BAYRAKTAR derler. ... Mehmet ŞAHİN

BİSMİLLAH

Her hayrın başıdır, Bismillah. Bismillah diyenler, kırılmaz. Her şeye Kadir'dir, O Allah. Zikri Allah olan, yorulmaz. Bismillah diyerek başladık. Sağlam adımlarla yol aldık. Dövüldük, kovulduk, satıldık... Lakin asla yolda kalmadık. Onlar teröriste güvendi. Biz yalnız Allah'a sığındık. Onlar kanlı terör estirdi. Biz sevdik, hoş gördük ve saydık. Kimse anlamasın, ne çıkar? Biz Allah'a sadık kul olduk. Onlar düşman olsun, kaç yazar? Biz devletimize dost olduk. ... Mehmet ŞAHİN

MUHTEŞEM SÜLEYMAN

Asker, polis, sivil vatandaş demeden; Kundaktaki bebeği dahi katleden; Hain, zalim, vicdansız, şerefsizlere; Soylu bir Süleyman kâfidir, ebeden. PYD’ye, YPG’ye, güvendiler. Kendilerini, yenilmez bellediler. İnlerini başlarına geçirecek; Muhteşem Süleyman’ı, hesap etmediler. O büyük kahraman, bir geldi göreve; Cümle örgütçüler, başladılar greve. Allah hayırlı, uzun ömürler versin; Muhteşem Süleyman denen, Soylu beye. Kalbinde, iman ile vatan sevgisi; Elinde, kahpe pusuların belgesi. Mecliste, hainin ağzına tükürür, Zira, Muhteşem Süleyman’dır, kendisi. ... Mehmet ŞAHİN

BİR UMUT

Sönmez bir umuttur hayat; Her olumsuzluğa inat. Kâh ölüm sessizliğidir... Kâhı müthiş bir serenat. Azrail ensemizdeyken, Tüm lezzetleri tadarız. Elimizdekiyle yetinmez, En iyisini ararız. Felek vurur tokadını, Yine yerden kalkarız. İnsanlığın kitabını, Olmasak bile yazarız. Yer, içer, eğlenir, yaşar... Zahiren, beşer bu şaşar. Garantisi olmasa da, Yarına at gibi koşar. Koşma dediğime bakma; İşi yarına bırakma. Karşına dağlar çıksa da, Asla umutsuz kalma. Umuttur, kolaylaştıran. Umuttur, sağlamlaştıran. Zerre kadar bir umuttur; Uzağı yakınlaştıran. ... Mehmet ŞAHİN

IRKÇILIK

Sen mi seçtin sanki; ırkını, aslını, rengini? Varsın anlamasınlar, yaratılışın dengini. Allah, kesin bir şekilde yasaklar ırkçılığı; Yoksa ezdirir mi, gül kokulu peygamberini? Hazreti Muhammed, buyuruyor ki ümmetine: “Irkçılık (asabiyet), hususunda direten de; İddia eden, üstün gören de bizden değildir. Irkı uğruna savaşan da, uğrunda ölen de.” Bunun üzerine söz söylemek, kimin haddine? Aksini iddia eden, derhal gelsin kendine! Yaratanın gazabına uğramak istemezsen; Saygı göster her kula ve dahi onun ceddine. ... Mehmet ŞAHİN